Ramazanda en sık görülen beslenme yanlışlarından birinin sahurda aşırı yemek tüketmek olduğunu belirten Gastroenteroloji Uzmanı Prof.Dr. Ömer Şentürk, "Sahurda ertesi gün yaşanacak açlığın endişesi ile doygunluk hissi uyandığı halde yemek yemeye devam edilmemeli. Ne kadar çok yemek yenirse o kadar az acıkılır anlayışı doğru değil.
Ramazan ile birlikte öğün sayısının üçten ikiye düştüğünü ve yaz aylarındaki oruçlarda aç kalınan sürenin 17 saate kadar çıkabildiğini hatırlatan Prof.Dr. Şentürk, sahura kalkmadan oruç tutmanın mideyi olumsuz etkileyeceği gibi açlık süresini daha da uzatarak sindirim sistemi rahatsızlıkları açısından da risk oluşturacağını söyledi.
'SAHUR KAHVALTI GİBİ OLMALI'
Ramazanda sadece gıda alımında azalma olmayacağını, beraberinde vücudun enerji harcamasında azalma olacağından aslında vücut dengesinin devam edeceğine dikkat çeken Prof.Dr. Şentürk, "Sahurda katı gıdanın yanı sıra sıvı gıda alımı da ihmal edilmemeli. Oruç tutanlar ertesi gün iftara kadar alamayacakları sıvı ihtiyacını sahurda karşılamalıdır. Proteinli beslenme daha uzun süre tokluk sağlayacağından tercih edilebilir. Bu bağlamda sabah kahvaltısı benzeri bir öğün yapılabilir. Burada peynir, yumurta, eğer dokunmuyorsa süt veya yoğurt yenilebilir" ifadelerini kullandı.
EGZERSİZİ KESİNLİKLE İHMAL ETMEYİN'
Ramazanda kabızlık, şişkinlik ve gaz sancılarının başlıca nedenlerini çok yemek yemek ve aşırı unlu gıda tüketmenin oluşturduğunu anlatan Prof. Şentürk, bu sorunların bir başka nedeni olarak ise gün içinde aşırı hareketsiz kalmayı gösterdi. Prof.Dr. Şentürk, "Öğün sayısının ikiye düşmesi, fiziksel açıdan hareketsiz olmayı gerektirmez. Ancak oruç tutan bazı kişiler, özellikle iftardan önce zamanlarını neredeyse uyuyarak geçirmek isterler. Aslında burada fiziksel açlıktan ziyade ruhsal anlamda kişinin kendisini güçsüz, takatsız hissetmeleri de rol oynamaktadır. Oysa ki egzersiz mutlaka ramazanda da azaltılarak da olsa yapılmalı" diye konuştu.