Tokat'ın 18 Tarihi Noktası

Tokat'a yolunuz düştüğü zaman  sizler için derlediğimiz 18 tarihi noktayı gezmeye ne dersiniz? Peki bu Tarihi noktalar nerelerdir?

1- Mahperi Hatun Kervansarayı

Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubat’ın annesi Mahperi Hatun adına yaptırdığı bu kervansaray, Pazar ilçesinde yer alır. Özellikle yaz mevsiminde, yaz turistlerin gözdesidir.

2- Sulusaray Antik Kenti

Tokat’ın Sulusaray ilçesinde bulunan bu antik kent, Roma döneminden kalmadır. Açıkhava müzesi olarak görülebilecek olan Sulusaray Antik Kenti, her yıl birçok yerli ve yabancı tarihsever tarafından ziyaret edilir.

3- Tokat Kalesi

Tokat’a turistik gezi düzenleyenler ilk önce merkezde bulunan Tokat Kalesi’ni ziyaret eder. Yüksek bir tepede inşa edilen kale hakkında kesin bilgi bulunmuyor. Tahminlere göre 5. veya 6. yüzyılda yaptırılmış. Dikkatli incelendiğinde doğal kaya kütlesinin oyularak kalenin iskeletinin ortaya çıktığı anlaşılıyor. Surlar ve odalar günümüzde de ilk günkü sağlamlığını koruyor.

4- Tokat Mevlevihanesi

Soğukpınar Mahallesi’ndeki mevlevihane 17. yüzyılda Sülun Muslu Paşa tarafından yaptırılmış. Mimari açıdan son derece gösterişlidir. 3000 metrekarelik alana yayılan mevlevihane Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde de geçer. Bina zemin, giriş ve üst olarak üçe ayrılmıştır. Zemin katta beş oda bulunur. Çeşitli hizmetlerin görüldüğü yer çoğunlukla zemin kattadır. Giriş katına ise dışarıdan bir merdivenle çıkılır. Bu kat semahaneye ayrılmıştır. Haftanın her günü ziyaretçilerine hizmet vermektedir. Giriş Ücreti : Ücretsizdir

5- Niksar Kalesi

Hakkında çok bilgi toplanamayan kale, Niksar ilçesinde bulunur ve günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Maduru ve Çanakçı derelerinin arasındaki yüksek bir tepeye inşa edilmesi, stratejik bir hamle olarak görülebilir. Danişment, Bizans ve Selçuklular zamanında kaleye eklemeler yapıldığı düşünülüyor. Haftanın her günü ziyarete açıktır. Giriş ücreti ; 09:00 – 12:00

6- Zile Kalesi

Zile Ovası’na hakim bir konumda bulunan kale M.S. 1. yüzyılda yapılmış. Kitabeler sayesinde hakkında birçok şey nesilden nesile aktarılmış. 1336’da Ertena Bey Alâeddin Bey döneminde onarıldığını bu kitabe aracılığıyla öğreniyoruz. Bununla beraber, Sezar meşhur sözü olan “Veni vidi vici”yi Zile Kalesi’nde söylemiştir. Her açıdan sağlam olan kalenin yapımında moloz ve kesme taş kullanılmış. Duvarları ise yuvarlak burçlarla güçlendirilmiş. Roma ve Bizans dönemlerinden kalma mimari kalıntıları da görebilirsiniz.

7- Ali Paşa Hamamı

Ali Paşa Hamamı Tokat’ın merkezinde olduğu için ulaşım açısından zorluğu yok. Aynı isimle Ali Paşa Camisi de hemen yanındadır. 1572 tarihli hamam kesme taş kullanılarak inşa edilmiş. Osmanlı hamam mimarisinin güzel bir örneğidir. Kadın ve erkek bölümü ayrı olup, birbirine bitişiktir. İki bölüm arasındaki tek fark erkek bölümünün sıcaklık kısmı haç planlıdır ve göbek taşının üzeri kubbe ile örtülmüştür.

8- Maşat Höyük

Yalınyazı Köyü’nde yer alan Maşat Höyük’te 1973 – 1984 arasında yapılan kazılar sonucu Hititlere ait çivi yazılı tabletlere ulaşıldı. Burada ortaya çıkarılan eserler için Tokat tarihini aydınlatan en önemli eserler diyebiliriz. Çıkarılan tabletler ve eşyalar Tokat Müzesi’nde sergileniyor. Höyükte yapılan çalışmalarla beraber M.Ö. 3000’de Eski Tunç, M.Ö. 2000’de Hitit, M.Ö. 1000’de Frig çağının yaşandığı anlaşılmış. Hitit saray mimarisinin nasıl olduğunu yine buradaki kalıntılardan rahatça anlayabiliyoruz. Ne yazık ki hava koşulları bu kalıntılara zarar veriyor. Tarihi mirasın korunması için önlemlerin artırılması gerek.

9- Horoztepe

Erbaa’da yer alan Horoztepe’de M.Ö. 3000 yılına ait mezarlar bulunmuştur. Eski insanların adetleri olan “ölüye gömülen eşyalar”a burada da rastlanmış. Madeni ve altın süs eşyaları Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde görebilirsiniz. Çıkarılan eserler arasından en önemlisi bronzdan yapılmış çocuğunu emziren kadın heykelidir. Horoztepe’de zaman zaman kaçak kazılar da yapılmıştır. Bu kazılar sırasında bulunan eserleri dünyanın çeşitli müzelerinde görme şansınız var.

10- Komana

Roma ve Bizans dönemerinde Komana önemli yerleşim merkezlerinden biri olmuş. Günümüzde de mesire yeri olarak faaliyet gösteriyor. 1940’lı yıllarda yapılan kazılar neticesinde Roma ve Helenistik çağına ait kalıntılar bulunmuş. Bu kalıntılardan yola çıkılarak eskiden Komana’da saray ve tapınak olduğu tespit edilmiş.

11- Aktepe Höyüğü

Çamlıbel kasabası yakınında olan Aktepe Höyüğü Tunç, Hitit ve Frig Dönemlerine ait mirası günümüze taşıyor.

12- Taşhan

1631’de yaptırılan Taşhan, büyük bir Osmanlı eseridir. Dikdörtgen ve iki katlı olan hanın ortasında avlu bulunuyor. 112 odalı yapının nostaljik özelliği bozulmadan otele çevrilmesi yönünde projeler var.

13- Deveci Hanı

Takyeciler Camii’nin güneyinde olan Deveci Hanı terk edilmiş, harap bir haldeydi. Şu an devlet konservatuvarı olarak kullanılıyor. Moloz taş, kesme taş ve tuğla ile inşa edilen han iki katlıdır ve revaklı avluya sahiptir.

14- Bedesten ve Arasta

Evliya Çelebi’nin bu yer için söylediği bir söz vardır: “Sultan çarşısı kadar güzel bir çarşıdır. Halep ve Bursa çarşıları gibi gayet tertipli kurulmuştur.” Tokat Valiliği bu bölgeyi hareketlendirmek için restorasyon projesini hayata geçirecek. Yazma, bakır ve el sanatları gibi ürünler eski günlerde olduğu gibi burada tezgahlarda yerini alacak.

15- Ali Paşa Camii

Şehir merkezinde konumlanan cami, 11. Selim döneminde yaptırılmış. 1572’de inşası biten Ali Paşa Camisi için hamam ve türbeden oluşan bir külliyedir diyebiliriz. Mimar Sinan ekolünde, Osmanlı mimarisine değinen caminin tek kubbesi ve tek minaresi vardır.

16- Behzat Camii

Behzat Çayı’nın yanında olduğu için adı da buradan gelmektedir. Kanuni Sultan Süleyman’ın isteği üzerine 1535’te inşa edilmiş. Kesme taştan yapılan minaresi dikkat çekicidir.

17- Ulu Camii

Tokat'ın tarihi yerleri Orijinalliğini en fazla koruyan camilerimizden biridir. Süslemeleri ve mimari zekası açısından örnek gösterilir.

18- Sentimur Türbesi

Moğol emirlerinden Sentimuroğlu Nurettin’e ait bir türbedir. 1314’te yapılan türbe kesme taştan kare mekan üstüne konumlandırılmış. Sekizgen yıldızlı külahıyla hemen fark edeceksiniz.